Sevgili direnişçi,
Göstermiş olduğun cesur ve inatçı direnç herkesi olduğu gibi beni de şaşırttı. Medyada da çıktığı üzere çoğunuz hayatınızda ilk defa bir gösteriye katılıyordu ve aranızda bugüne kadar bu tarz eylemlere karışma gereği duymamış halktan, kendi hayatlarını yaşamakla meşgul Atatürkçüler de var.
Bir haftadır cop yedin, su yedin, gaz yedin, yılmadın. Takdiri hakediyorsun ama yaptığın bu mücadeleyi ne olursa zafer sayacaksın, işte bu konu kafama katıldı.
Gezi parkını olduğu gibi bırakırlarsa mı, hükümet yasakçı zihniyetinden vazgeçerse mi, hatta hükümet istifa ederse mi ?
Hangisi olursa yediğin dayağın karşılığını almış sayacaksın kendini?
Eğer bunlardan birini seçtiysen sevgili direnişçi, bütün emeklerin boşa gitti demektir.
Şöyle bir geçmişine bak direnişçi. Sence sana şu an yapılan zulüm ilk defa mı yapılıyor Türkiye'de ? Daha önceden başkaları yaşamadı mı bunları ? Öyle çok geçmişe de gitme, hani genelde taksimde oluyor ya bu eylemler, görmüşsündür arkadaşlarınla eğlenmeye giderken gösteri yapanları. Hiç dönüp bakmışlığın var mı onlara sevgili direnişçi ? Onlara atılan dayakları gösteren haberleri okumuşluğun var mı ? Medyaya lanetler yağdırıyorsun ya size yapılanları halka aksettirmiyorlar diye, hiç o gurupların sesini duyurmaya çalıştın mı ?
Demek istediğimi anlamışsındır sevgili direnişçi.
Eğer bu direnişten sonra bugüne kadar kulak vermediğin, görmezden geldiğin gurupların gösterilerine ilgi göstermezsen; güçsüze omuz vermeye kalkmazsan; ben istediğimi aldım deyip evinde oturursan, hiç boşuna dayak yeme oralarda. Dön evine.
Eğer hala insanları dinlemeden, anlamaya çalışmadan yargılayacaksan, kendi bildiğini doğru sayıp geri kalanı yanlışta ısrar edenler olarak göreceksen, hiç boşuna gaz yeme oralarda. Dön evine.
Yok o komünist işim olmaz, yok bu türbanlı gerici, yok bu alevi bana ne, yok bu kürt terörist diyeceksen derdini anlatmaya çalışan insanlara, boşuna Toma'nın önünde durma oralarda. Dön evine.
İsyan edene benim ideolojimden mi değil mi diye bakacaksan, güçlü mü güçsüz mü yerine haklı mı haksız mı diye bakacaksan (bu konuda bakınız: HAKLI OLAN MI GÜÇSÜZ OLAN MI başlıklı yazım), yorulma oralarda. Dön evine.
Bunları yapmadığın sürece, bu direnişinin hiçbir anlamı yok. Hükümeti bile düşürsen yenildin demektir. Yenildin, çünkü hükümeti bile düşürsen başkalarına kör sağır olduktan sonra düzen buna benzer bir hükümeti yine başa getirecektir.
Yok eğer bu direnişten sonra artık sadece kendi düşüncende olanları değil, güçsüz durumda olan herkesin yanında olmaya başlayacak, onların da gösterilerine destek amaçlı katılacaksan, şu an, şu dakika Gezi direnişini bırakıp evine dönsen ve oraya topçu kışlası yapılsa bile kazandın demektir. Şu anı kaybetsen de geleceğini kurtardın demektir.
Ezilenler bugün birbirlerine tam destek vermedikleri için bölük pörçükler. Birleşmek ve güçlenmek elimizde. Bunun yolu da direnen herkesin, sadece kendi amacı için değil özgürlükler için, herkesin insanca yaşamaları için birleşmesinde, örgütlenmesinde, dayanışmasında yatmaktadır.
Sevgili direnişçi,
Aranızda zaten bu düşünce ve davranışta olanlar olsa da (onlar bana göre dünyanın en güzel insanları) senin bunları yapacağınla ilgili şüphelerim var. Ama kötümser değilim, çünkü şu birkaç günde aranızdan bu yönde fikir değişimine uğrayanları gördüm. İstanbul'un göbeğinde bize bunları yapıyorlarsa doğuda, güneydoğuda neler yapmışlardır diyenleri gördüm. Bu nedenle umutluyum. Ama zaman gösterecek, bu direnişten sonra geleceğin için zaferle mi çıkacaksın yoksa sadece kendi hesabını görüp zafer elde ettiğini sanarak yenilgi ile çıkacaksın.
Direncin Türkiye'nin geleceğini belirleyebilir. Sen direndikçe umutlar artıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder